31 Mart yerel seçimlerine biz kadınları eşit görmeyen, emeğimizi değersiz kılan, güvencesizleştiren; bizleri şiddet karşısında korumayan ve aileye mahkûm eden, yoksullaştıran politikaların mimarı ve icracısı AKP iktidarı altında giriyoruz. Bu kez, en çok ihtiyaç duyduğumuz sosyal politika ve uygulamaların merkezi olması gereken yerel yönetimleri oylayacağız. Belediyeler biz kadınlar için hayati bir işleve sahiptir; ihtiyaç duyduğumuz depreme dayanıklı, güvenli ve yaşanabilir konutlara, ücretsiz kreşlere, sığınma evlerine, temiz ve sürdürülebilir gıdaya, suya, doğum kontrol yöntemleri dahil pek çok sağlık hizmetine hepimizin ayrımcılığa uğramadan erişebilmesini sağlaması gereken yerlerdir.
Oysa 20 küsur yıllık iktidarı boyunca AKP yönetimi ve onun yerellerde cisimleşmiş hali olan belediyeciliğinin sebep olduğu enkaz yağmacı, rantçı neoliberal politikalarla; ailenin ve dinin araçsallaştırıldığı muhafazakâr politikalarla; nefretten güç alan ayrımcı politikalarla; inkâr, baskı ve şiddete dayalı antidemokratik politikalarla şekillendi. Kadınları üç kuruşluk sosyal yardımlara mahkûm etti. Bunun en acı sonuçlarını da kaderine terk edilen ve ayrımcılığa uğrayan kadın ve lgbti+ depremzedeler yaşadı.
Tek Adam rejimi kadın düşmanıdır çünkü 20 yıllık yönetimi boyunca, neredeyse tüm kazanımlarımızı hedef alıp eşitsizliği derinleştirdi. Bunun sonuçlarını en çok da mahallemizde, sokağımızda yerel yönetimlerden almamız gereken hizmetleri alamayarak veya ayrımcılığa uğrayarak yaşıyoruz. Toplumsal yaşamın her alanına dayattığı muhafazakâr dünya görüşü, İstanbul Sözleşmesi’nden çıkarak kadın ve çocukları şiddete ve istismara karşı korumayışı, izlediği ekonomi politikaları sonucu yoksulluğumuzu artırması, cinsiyet kimliği, cinsel yönelim hakkını reddederek lgbti+ları düşmanlaştırması bu iktidarı ve onun çürümüş yönetim anlayışını reddetmeyi gerektiriyor.
Aynı zamandakadın ve lgbti+ların yararına, emekten ve özgürlükten yana bir belediyeciliğin düzen partilerinin rantın merkezi olan belediyecilik anlayışları ile de sağlanamayacağını biliyoruz. Nitekim CHP’nin yönetimde olduğu, devasa bütçelere sahip belediyelerde verilen tüm sözlere rağmen ne yeterli ve donanımlı sığınma evi ne de kreş açıldı. Kadınların yararına birkaç sembolik düzenlemenin ötesinde bir şey yapılmadı. Hiçbirine güvenmiyoruz!
Kadın Dayanışması olarak, yerel seçimlerde toplumsal cinsiyet eşitliğini merkezine alan, düzen partilerinden bağımsız, emekten ve özgürlükten yana belediye başkanı ve belediye meclisi adaylarını destekliyoruz.
Ne istiyoruz?
1) Kaynaklar rant ve kâr için değil; kadınlara, lgbti+lara, çocuklara dönük toplumsal cinsiyet temelli politikalara, sağlık ve eğitim hizmetlerine yönelik kullanılmalıdır!
2) Kadınlar ve lgbti+lar için güvenli ve yaşanabilir konutlar istiyoruz. Boş evler ihtiyaç sahiplerine açılmalıdır.
3) Her mahalleye kreş , yemekhane ve çamaşırhane açılmalı, cinsiyetçi işbölümünü ortadan kaldıracak sosyal ve ekonomik politikalar yerel yönetimlerce sağlanmalıdır. Çocukların, özel ihtiyaçlı bireylerin ve yaşlıların bakımı için nitelikli ücretsiz bakım evleri açılmalıdır.
4) Kadınlar ve lgbti+lar için koruyucu ve önleyici temel sağlık hizmetleri erişilebilir olmalı, doğum kontrol yöntemleri ücretsiz ve yaygın hale getirilmelidir. Güvenli, ücretsiz, erişilebilir kürtaj hizmeti sağlanmalıdır.
5) Erkek şiddeti ve cinsel istismar karşısında koruyucu politikalar geliştirilmeli, Şiddet Önleme ve İzleme Merkezleri (ŞÖNİM) artırılmalı, her mahalleye göçmen ve mülteci kadınların da yararlanabileceği Cinsel Kriz Merkezleri ve sığınma evleri açılmalıdır.
6) Kadınların ve lgbti+ların iş hayatına katılımının artırılması için güvenceli istihdam ve eğitim olanakları yaratılmalıdır.
7) Tüm kadınlar için anadilinde eğitim, kentsel planlama, afet koordinasyon merkezleri ve kentsel hizmetlerden eşit yararlanma ilkesi gözetilmeli ve etkin biçimde hayata geçirilmelidir.
8) Yerel yönetimlerde eşit temsil, söz ve karar hakkı! Yönetimde ve belediye meclislerinde kadın temsiliyetinin sağlanması için etkin politikalar hayata geçirilmelidir. Toplumsal cinsiyet eşitliği birimleri ile bu mekanizmalar denetlenmelidir.
