Bu yazının orijinali, İşçilerin Uluslararası Birliği-Dördüncü Enternasyonal’in yayın organı Correspondencia Internacional’in (Uluslararası Haberleşme) Pandemi ve Kapitalist Kriz Karşısında Kadınlar başlıklı özel sayısında yayımlanmıştır.
Yazar: Malena Lenta – Sosyalist Sol ve Isadora (Arjantin)
Çeviri: Kadın Dayanışması
Feminist mücadelelerin dördüncü dalgasıyla birlikte dünyada yerleşik hale gelen en güçlü taleplerden biri yasal, güvenli ve ücretsiz kürtaj hakkı oldu. Bu hak dünyanın çoğu ülkesinde özellikle 1960’lı ve 1970’li yıllar arasında kazanılmış olsa da, özellikle Latin Amerika, Afrika ve Ortadoğu’da bu konuda hâlâ büyük bir gerilik var. Şunu da eklemeli ki, birçok Avrupa ülkesinde ve Amerika Birleşik Devletleri’nde muhafazakâr kesimler bu hakkı kısıtlamaya çalışıyor.
Ancak Yeşil Dalga 2018 yılından beri sokaklarda kendini ilan ettiğinden beri, hem Latin Amerika ülkelerinin çoğunda kürtajın yasallaşması için verilen mücadele, hem de dünyanın diğer bölgelerinde bu hakkın savunulması yönünde verilen direniş güçlendi.
Yeşil Dalga derken, mücadele sembolü yeşil bir bandana veya fular olan ve Yasal, Güvenli, Ücretsiz Kürtaj Hakkı İçin Ulusal Kampanya tarafından ileriye taşınan isteğe bağlı kürtaj yasa tasarısının tartışıldığı ilk günlerde Arjantin’de gerçekleşen büyük toplumsal seferberliğe atıfta bulunuyoruz. O yıl ülkede kürtajın yasallaşmamasına rağmen, kendi bedeni üzerinde karar verme hakkının toplumsal bir suç olmaktan çıkarılması sağlandı ve kiliselerin, burjuva partileriyle ittifak halinde, kadın haklarını ve çocuk doğurma kapasitesine sahip tüm insanların haklarını kısıtlamadaki hain rolü teşhir edildi.
Diğerlerinin yanı sıra Şili, Ekvador, Meksika, Dominik Cumhuriyeti, Peru, Nikaragua, Honduras, Kosta Rika, Paraguay, Brezilya ve Bolivya gibi ülkelerdeki feminist örgütler, kürtaj hakkını taleplerine ekleyerek kampanyalar düzenledi. Kürtajın tamamen yasak olduğu ve kürtaj yaptıran kadınların iki yıldan 30 yıla dek hapis cezasına çarptırıldığı El Salvador, Honduras, Nikaragua, Dominik Cumhuriyeti ve Haiti gibi ülkelerde dahi feminist örgütler bu talebi sahiplendi. Meksika’da (ki ülkenin başkenti Meksiko’da kürtaj zaten yasal), Yeşil Dalga’nın gücü sayesinde Oaxaca eyaletinde de 2019 yılında kürtaj yasallaştı.
Yükselen bir dalga
29 Aralık 2020’de, Covid-19 salgınının ortasında, tarihsel bir kazanım nihayet elde edildi: Arjantin’de isteğe bağlı kürtajın yasallaşması. Bu, Alberto Fernández’in burjuva hükümetinin (Frente de Todos – Peronizm) verdiği bir taviz değildi; bu hükümetler yıllarca kadın haklarını savunduklarını iddia ederken, özellikle Papa Francis’in Vatikan’ı ile olan ittifaklarını güçlendirdiler. Arjantin’deki kürtaj kazanımı, ikiyüzlü çifte söylemli hükümete karşı yıllarca seferber olunması ve onun maskesinin düşürülmesinden sonra elde edilen bir kazanımdır. Bu düzenlemelerin uygulanması için mücadele şu anda devam ediyor olsa da, hak kazanmanın ancak seferberlik ile mümkün olduğu bir kez daha ortaya çıktı.
Öyle ki Ekvador’da, Arjantin’in zaferinden kısa bir süre sonra, feminist hareketin baskıları sayesinde Anayasa Mahkemesi tecavüz sonucu kürtajı suç olmaktan çıkarmak zorunda kaldı ve Şili’deki halk isyanı, Ulusal Kongre’de, 14. haftaya kadar isteğe bağlı kürtajın yasal olmasını öngören yasa tasarısının tartışmaya açılmasını sağladı. Eğer yasa geçerse, 2017’de elde edilen mevziler sayesinde, kürtaj suç olmaktan çıkarılacak. Ve Meksika’da feminist hareket, yerel parlamentonun yakın zamanda (mayıs ayında) kürtaj yasasını reddettiği Quintana Roo eyaletinde bir gerileme yaşadıysa da, mücadele alanlarında hâlâ canlı.
Yeşil Dalga, Dominik Cumhuriyeti’ne hiç şüphesiz tüm gücüyle ulaştı. 2021’in ilk aylarından itibaren Dominik kadın hareketi, kürtajın suç olmaktan çıkarılması ve yasallaştırılması için verdiği mücadeleyle tüm emekçilere önemli dersler verdi. Kadınların 20 Nisan’da polis baskısına ve 18 Nisan’da zehirli saldırıya direndikleri Ulusal Saray’ın önünde kurdukları kamp, iki ay boyunca yerinden edilemedi. Buna ek olarak, 23 Mayıs’ta, kadınların yaşamını ve sağlığını küçümsediğini gösteren ifadelerde bulunan patronların Luis Abinader (PRM) hükümetinin maskesini düşürmeye yarayan güçlü ve birleşik bir seferberlik düzenlendi.
Daha fazlasında kararlı olan bir dalga
Güvenli ve ücretsiz yasal kürtaj hakkı, insanların kendi bedenleri, cinsellikleri ve hamilelikleri hakkında karar verme özgürlüğünü ifade eden temel demokratik bir haktır. Oldukça temel önemde olan bu hakkımız için yıllar boyunca giriştiğimiz mücadeleler bize gösterdi ki, kiliselerin üzerimizdeki baskıyı sürdürmek için kapitalist hükümetlerle yaptığı anlaşmayı ancak seferberlik yoluyla kırabiliriz. İster kadınlar ister erkekler tarafından yönetiliyor olsun, tüm patron hükümetleri bunu bir kez daha göstermiştir. Bu nedenle, dünyanın dört bir yanında hükümetlerden bağımsız bir örgütlenmeyle ortaya çıkan bu yeşil dalgayı desteklemeye ve güçlendirmeye devam etmeliyiz.