İran’da Mahsa Jina Amini’nin ahlak polisi tarafından katledilmesinin ardından başlayan devrimci halk seferberliği 4. ayına girdi. Kadınlar, lgbti+lar, öğrenciler, işçiler ve tüm ezilenler molla rejimine karşı ortak mücadeleyi her türlü baskı ve şiddet karşısında kararlılıkla sürdürüyor.
Tüm ülkeye, sokaklara, üniversitelere, işyerlerine yayılan eylemler ve işçi grevleri ile sıkışan rejim, son olarak uyguladığı idam cezaları ile kitleyi sindirme yoluna başvurdu. Ancak bu yöntem kitleleri durdurmadığı gibi ulusal eylem çağrıları her geçen gün artıyor ve yaygınlaşıyor.
Türkiye’den kadınlar, İranlı kadınların ve İran halklarının bu mücadelesini selamlamak, İran’daki kadın devriminin sesini yükseltmek ve idamlara dikkat çekmek bugün (24 Aralık) bir sosyal medya kampanyası düzenledi ve “İdam cezalarının son bulması, infazların durdurulması için İran halkıyla uluslararası dayanışmayı yükseltelim” çağrısında bulundu.
Videolarda İslam Cumhuriyeti’nin baskı, tutuklama ve tecavüz suçlarının derhal durdurulması ve idamlara son verilmesi talepleri öne çıktı.
Ayrıca İran rejimi tarafından tutsak alınan kadınların derhal serbest bırakılmaları çağrısı dile getirildi:
“Mahsa Jina Amini’nin haberini yapan gazeteci Niloufar Hamedi, ajan olmakla suçlanıyor. Niloufar Jina’nın ahlak polisi tarafından gördüğü işkenceyi teşhir etmeseydi belki de Jina’dan haberimiz bile olmayacaktı.
İran’daki işçi hareketiyle ilgili haberler yapan gazeteci Maryam Vahidian, 27 Kasım günü ev baskınıyla tutuklandı.
16 yaşındaki Pariya Faramarzi, 11 Ocak’ta güvenlik güçlerinin evine yaptığı baskında kaçırıldı. İşkence sonucu göz felci geçiren Pariya’dan hâlâ haber yok.
Reyhaneh Armaghani, 6 Kasım’da rejim tarafından kaçırıldı ve Evin Hapishanesi’nde tutsak edildi. 10 gün boyunca hücre hapsi verilen Reyhaneh açlık grevinde.
İranlı oyuncu Taraneh Alidoosti, idam cezalarına tepki gösterdiği ve diktatörlük rejimine karşı eylemlere destek verdiği için tutuklandı. Tutsaklar serbest bırakılsın!”